Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Türkiye Ekonomi Modeli ile Türkiye istikrarlı güçlü şekilde büyümeye devam ediyor. Öncü göstergeler büyümenin 2022 yılı ilk çeyreğinde yıllık olarak yüzde 7 civarında gerçekleşeceğine işaret ediyor" dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Türkiye Bankalar Birliği 65'inci Genel Kurulu'na katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli ile Türkiye'nin istikrarlı güçlü şekilde büyümeye devam ettiğini söyleyerek, ilk çeyrekte güçlü ve dengeli büyüme eğiliminin sürdüğünü dikkat çekti. Bakan Nebati, öncü göstergelerin ilk çeyrekte büyümenin yüzde 7 civarında gerçekleşeceğine işaret ettiğini kaydetti.

"Bankacılık sektörümüzün tarihinde ilk kez aktif büyüklüğünü 10 trilyon liranın üzerine çıkardık"
Bakan Nebati, bankacılık sektörünün reel sektör ve tasarruf sahipleri arasında köprü görevi görmesi sayesinde ekonomik gelişmede rol oynadığının altını çizerek, "Olası şoklara karşı çok daha dayanıklı bir bankacılık sektörüne sahibiz. Bankacılık sektörümüzün sağlam temeller üzerinde istikrarlı ve sağlıklı faaliyet göstermesi için gerekli çalışmalara hız kesmeden devam ediyoruz. Bankacılık sektörümüzün tarihinde ilk kez aktif büyüklüğünü 10 trilyon liranın üzerine çıkardık. Sektörün aktif büyüklüğü Mart ayı itibariyle 10,2 trilyon liraya ulaşmış görünüyor. Finansal sistemin içerisinde yaklaşık yüzde 85'lik paya sahip sektörün aktif büyüklüğünün milli gelire oranı yüzde 141 seviyesinde. Sektörün en önemli plasman kalemi olan krediler 5,5 trilyon TL'ye mevduatlar ise 6 trilyon TL'ye ulaşmış durumda. Kredi büyümelerini yakından takip ediyoruz" diye konuştu.

"2022 yılı ilk çeyreğinde yıllık olarak büyümenin yüzde 7 civarında gerçekleşeceğini düşünüyoruz"
Küresel ekonominin zor bir dönemden geçtiğini hatırlatan Bakan Nebati, "Salgının tetiklediği sıkıntıların ardından Şubat ayında başlayan ve etkileri tüm dünyaya yayılan Ukrayna'daki savaşla küresel ekonomideki sıkıntılar devam ediyor. Bu durum salgın sonrası toparlanma eğilimi gösteren küresel ekonominin yüzleştiği sıkıntıları maalesef daha da derinleştirmiş bir gelişme oldu. Emtia fiyatlarındaki yüksek artışlar, tedarik zincirinde yaşanan sorunlar ve taşımacılık faaliyetlerinde yaşanan artışlar tüm dünyada enflasyonun sert bir biçimde yükselmesine sebep oldu. Bugün gelişen ve gelişmekte olan tüm ülkeler son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarıyla da mücadele ediyor. Yaşanan tüm bu olumsuz gelişmeler karşısında biz mevcut kaynaklarımızı etkin kullanarak, vatandaşlarımızın ve üreticilerimizin maruz kaldıkları fiyat artışlarını ciddi oranda sübvanse ediyoruz. Finansal istikrarı güçlendirerek yüksek katma değerli yatırımları teşvik edecek şekilde tasarladığımız ve odağında üretimi, yatırımı ve ihracatı artırmak olan Türkiye Ekonomi Modelimizle kararlı şekilde ilerlemeye devam ediyoruz. Cari açık sorununu ve bunun neden olduğu sorunları kökten çözmek için tasarladığımız Türkiye Ekonomi Modeli ile Türkiye istikrarlı güçlü şekilde büyümeye devam ediyor. Öncü göstergeler ışığında bu yıl İlk çeyrekte güçlü ve dengeli büyüme eğilimi sürüyor. Öncü veriler 2022 yılı ilk çeyreğinde yıllık olarak büyümenin yüzde 7 civarında gerçekleşeceğine işaret ediyor" ifadelerini kullandı.

"KGF paketiyle üretken yatırımları ve ihracatı destekliyoruz"
İhracat rakamlarında tarihte görülmemiş artışlar kaydedildiğini dile getiren Bakan Nebati, "Her geçen gün yeni rekorlara imza atıyoruz. Nisan ayı itibariyle yıllıklandırılmış ihracatımız 240 milyar doları aşarken, bu ayda enerji hariç ihracatımızın, ithalatımızı aştığını da görmekten dolayı büyük bir mutluluk duyuyorum. İstihdamda salgın döneminde kayıpları telafi ettik ve Mart ayı itibarıyla istihdamımız 30 milyon kişi olarak gerçekleşti. Artan üretim potansiyelimiz ve yüksek katma değerli üretimle cari açık sorununu kalıcı olarak çözmeyi hedefliyoruz. Şubat ayında duyurduğumuz ve bugüne kadar yarısından fazlasını kullandırdığımız 60 milyar lira tutarındaki üç farklı hazine destekli KGF paketiyle üretken yatırımları ve ihracatı destekliyoruz. Finansal istikrarı desteklemeye ilaveten kredilerin büyüme ve istihdam gibi doğru alanlara yönelmesi amacıyla; KOBİ, ihracat, yatırım ve tarım kredileri gibi alanları hariç tutarak ticari kredilerde yüzde 10 oranında zorunlu karşılık uygulaması getirdik. Fikirlerini hayata geçirmek isteyen tüm girişimcilerimize destek olmak amacıyla 6 farklı girişimci modeline yönelik finansman desteğini de hayata geçirdik. Hedef odaklı yaklaşımımızın bir yansıması olarak konut sektörüne yönelik açıkladığımız 3 yeni destek paketiyle ilk kez konut alacak vatandaşlarımızı ve birinci el konut piyasasında yarım kalmış projeleri de destekliyoruz" açıklamalarında bulundu.

Küresel bir sorun haline gelen yüksek enflasyon karşısında hemen hemen tüm ülkelerin önlem aldığını ve almaya devam ettiğine dikkat çeken Bakan Nebati, "ABD enflasyonla mücadele kapsamında 6 ay boyunca günde 1 milyon varili petrolün stratejik rezervlerden arz edilmesine karar verdi. Çin, kömür üretiminde yurt içi üretim kapasitesini artırırken, enerji arzına yönelik kömür ithalatındaki vergi oranını sıfırladı" dedi.

Enflasyonla mücadeleyi en önemli öncelik olarak gördüklerini aktaran Bakan Nebati, "Enflasyonda arz ve maliyet yönlü yükselişin öne çıktığını ve bu nedenle yükselişin geçici olduğunu düşünüyoruz. Büyük ölçüde dışsal faktörlerden kaynaklı olan fiyat artışlarının vatandaşlarımıza asgari düzeyde yansımasına yönelik adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Gıda, temel ihtiyaç ve tarımsal KDV indirimleri gibi indirimler yapıyoruz. Enflasyonun ardındaki yapısal etmenlere ilişkin çalışmalarımızı da komite çatısı altında sürdürmeye devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Bakan Nebati, "Bitkisel üretimde artış sağlamayı, iç tüketimin üzerinde hububat üretimi gerçekleştirmeyi bekliyoruz. Bu durumun gıda fiyatlarındaki enflasyonun azalmasında yönelik olumlu etki gösterecektir. Ekilemeyen tarım arazilerini de tarımsal amaçlı kullanımına ilişkin çalışmaları da önceliklendiriyoruz. Komite bünyesinde gıda ve tarımsal ürün piyasasındaki gelişmeleri yakından takip ediyor, kurumlar arası iş birliğini yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Bu kapsamda üreticilerin üzerindeki maliyet artışı baskısını azaltmak için çiğ süt, buğday, yem ve gübre gibi temel girdilere ilişkin politikalar gerçekleştirip destekler sağlıyoruz. Tarım, gıda ve enerji başta olmak üzere emtia ve su kaynaklarını kapsayacak şekilde arz güvenliği konusunda yeni politikaların oluşturulması amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz" şeklinde konuştu.

"Enflasyondaki ataleti kırmayı ve fiyat istikrarını kalıcı hale getirerek halkın alım gücünü eskisinin de üzerine çıkarmayı hedefliyoruz"
KKM ile döviz kurunun enflasyon üzerindeki etkisini azalttıklarının altını çizen Bakan Nebati, "Önümüzdeki dönemde özellikle enflasyondaki ataleti kırmayı ve fiyat istikrarını kalıcı olarak yaparak halkın alım gücünü eskisinin de üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmüyoruz. Küresel olumsuzluklara rağmen toplumun her kesimini korumak için sektörlerle tam koordinasyon halindeyiz. Sektör görüşmelerine büyük önem veriyoruz. Milletimizi enflasyon baskısı altında ezdirmemek için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizin son 20 yılda gerçekleştirdiği yapısal dönüşüm süreci ve bunun sonucunda yakaladığı güçlü büyüme performansında finans sektörü kilit bir rol oynuyor. Yaşadığımız küresel finansal kriz, hain darbe girişimi, spekülatif kur artışı, Ukrayna savaşı ve pandemi karşısında bankalarımızın ekonomiye sağladığı destek oldukça sevindiricidir" diye konuştu.