Başkan Dönmez tarımsal üretimde kuraklık, aşırı yağışlar, arz-talep dengesizliği gibi birçok faktörün fiyatları etkilediğini vurgulayarak, “Bunların yanı sıra dünya genelinde yaşanan salgınlar, savaşlar, bölgesel çatışmalar, ülkeler arası gerilimler gibi krizler, fiyatları küresel ölçekte etkiliyor. Bunu önlemenin tek yolu, üretimin planlanması ve Avrupa ülkelerinde olduğu gibi üreticinin devlet eliyle desteklenmesi ve korunmasıdır. Ülkemizde gıda fiyatlarındaki artışın her zaman genel fiyat artışından daha fazla olmasının nedeni budur. Bunu çözmezsek, hem üreticimiz hem tüketicimiz kaybeder” dedi.

Tarım ekonomisinin genel ekonomiden ayrılan kendine özgü yapısı olduğunun altını çizen Coşkun Dönmez, fiyatları yukarı giden pirincin elde kalmasını örnek gösterdi. Dönmez, serbest piyasa ekonomisine göre arzı yüksek olan ürünün fiyatının düşmesi gerektiğini, ancak pirinçte böyle olmadığını ve tam tersine yükseldiğini bildirdi. Başkan Dönmez, 4 ay önce kilosu 7,5 lira olan pirincin kilosunun bugün 12 liraya yükseldiğine değinerek şöyle konuştu:

"Basına yansıyan haberlere göre 750 bin ton pirinç de üreticinin elinde kaldı. Demek ki talebi karşılayacak düzeyde, hatta daha fazla pirinç üretimi var. Bu durumda fiyatın düşmesi gerekmez mi? Ama düşmesi bir yana 4 ayda nerdeyse iki katına çıktı. Bu çelişki neyle açıklanacak? Aklımıza gelen bir tek ihtimal var. Pirinç ithalat fiyatı baz alınarak piyasaya sürülüyor. Stokçular ve ithalatçı firmalar böyle karar veriyor. Hem ürünü elinde kalan üretici zarar ediyor, hem iki kat daha fazla fiyatla ürün almak zorunda kalan tüketici zarar ediyor. Bu kabul edilecek bir şey değildir.”

Coşkun Dönmez, açıklamasında patates ve soğan fiyatlarında son iki yılda yaşanan dalgalanmalara da dikkat çekti. 2019 da soğan ve patatesin kilosusun 8 liraya kadar çıktığını, ancak 2020 yılı ve bu yılın ilk üç ayında her iki ürünün marketlerde bir liranın altına düştüğüne vurgu yapan Başkan Dönmez, “Ürün fiyatları artınca üretici bu kez daha fazla patates ve soğan ekimi yaptı. Salgın döneminde özellikle toplu yemek tüketilen yerlerin kapanması nedeniyle talep daralınca ortaya bu tablo çıktı. Soğan ve patates üreticinin elinde kaldı. Birçok gıdada ithalatçı konumunda bulunan Türkiye, tarımda planlı üretime geçmezse, hem üretici hem tüketici kaybetmeye devam edecek” şeklinde konuştu.