Kosova Cumhurbaşkanı Osmani'yi resmi törenle karşılayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmani'yle görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Balkanlar ve Ukrayna başta olmak üzere bölgemizde yaşanan gelişmeler hakkında fikir alışverişinde bulunduk.Siyasi ilişkilerimizin yanı sıra ekonomi, ticaret, enerji, savunma sanayi, kültür, eğitim, sağlık ve terörle mücadele alanlarımızda işbirliğimizi ilerletmek amacıyla neler yapılabileceğini istişare ettik.

Kosova'nın egemenlik, toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine atfettiğimiz değer malumdur. Kosovalı kardeşlerimize her alanda destek verdik. Ülkemizin de katkılarıyla Kosova halkının refahının artmasından memnuniyet duyuyoruz. Kosova'da faaliyet gösteren TİKA 700'e yakın projeyi gerçekleştirdi. Türk firmaları da yatırım yaptı.Enerji sektörü başta olmak üzere firmalarımız yatırımları arttırmaya hazırdır.

"PİRİŞTİNE-BELGRAD DİYALOGUNU DESTEKLİYORUZ"

Serbest ticaret anlaşmasıyla birlikte olumlu bir seyir yakalanmıştır. Kosova'nın Türkiye'ye ihracatı artmaya başlamıştır. Ticaret hacmimiz yüzde 52'nin üzerinde artmıştır. Salgının etkisinden kurtulmakla birlikte bu rakamın daha da yükseleceğine inanıyorum.

Soydaşlarımızın hayatın her alanında Kosova'nın gelişimine yaptıkları katkıyı iftiharla takip ediyoruz. Bölgemizde ve ötesindeki tüm aktörlerin bölgesel barış ve istikrarı öne çıkarması elzemdir. Türkiye, Kosova'nın tüm komşularıyla iyi ilişkiler geliştirmesini istemektedir. Sürecin kapsamlı bir anlaşmayla en kısa zamanda nihayete ulaşması samimi arzumuzdur. Bölgesel barış ve istikrar için elimizden gelen gayreti göstermeye hazır olduğumuzu vurgulamak istiyoruz.

Görüşmelerimizde FETÖ ile müşterek mücadelemizi de ele aldık. Bu terör örgütünün varlığının sonlandırılması büyük önem arz ediyor. Değerli meslektaşımıza arzu ettiğimiz adımlara dahil haklı beklentilerimizi ifade ettim. Aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum."

kapak_201603

Kosova Cumhurbaşkanı Osmani ise şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye ile olan ilişkilerimiz şimdiye kadar çok iyi olduğu gibi devamında da iyi olmasına çaba gösteriyoruz. Türkiye'nin halkı ve kurumları için çok teşekkür etmek istiyorum. Hem aramızdaki ilişkiler seviyesinde desteklerini gördük hem de uluslararası arenada desteklerinizi gördük.

"KOSOVA'NIN NATO'YA GİRME ZAMANI GELMİŞTİR"

Kosova'ya uluslararası arenada Türkiye yardımcı olmuştur. Sayın Erdoğan'ın verdiği desteği hatırlatmak istiyorum. Türkiye'nin verdiği desteği ve aramızdaki ilişkileri daha stratejik noktaya getirme çabalarını görüyoruz. Sayın Erdoğan'a teşekkür ediyorum. Kosova'yı ilk olarak tanıyan devletlerden biri Türkiye idi. Her zaman iletişim kanallarını açtı. Biz Türkiye ile çalışmaktayız. Ukrayna'da olanları gördüğümüzde doğal olarak düşünüyoruz ki, Kosova'nın NATO'ya girme zamanı gelmiştir. NATO'da Türkiye'nin rolü çok önemlidir. Bu konuda vermiş olduğu destek için sayın Erdoğan'a teşekkür etmek istiyorum. İki ülke arasındaki ilişkiler çok derindir.

Güvenlik, eğitim, sağlık, ekonomi ve birçok alanda işbirliğimizi geliştireceğiz. Türkiye'ye ve sayın Erdoğan'a vermiş olduğu devamlı desteği için teşekkür etmek istiyorum. Bu destek 1990'lı yıllardan bu yana gelmiştir. Türk vatandaşlarının da desteği çok büyüktür. Türkiye'nin daha sonra vermiş olduğu yardımı için teşekkür ediyorum. Pandemi döneminde Türkiye'nin Kosova'ya vermiş olduğu yardım da çok önemlidir.

"RUSYA'NIN AMACI SADECE UKRAYNA'YA YÖNELİK DEĞİL"

NATO konusunda Türkiye'nin bir şeyler yapabileceğini düşünüyoruz. Türkiye'nin katkısıyla istikrarı bütün Balkanlar'da görebileceğiz. Türkiye'de yaşayan Arnavutlar ve Kosova'da yaşayan Türkler, aramızdaki güzel ilişkilerin en önemli köprüsünü teşkil etmektedir.

Kosova Ukrayna'nın egemenliğini ve halkını tam olarak desteklemektedir. Sayın Erdoğan'ın Ukrayna halkına vermiş olduğu desteği de takdir ediyoruz. Sayın Erdoğan'la yaptığımız görüşmelerde, Rusya'nın amaçları bellidir. Sadece Ukrayna'ya yönelik değildir. Balkanlar'da istikrarsızlık yaratmak da bu konuya dahil edilebilir. Sırbistan'a destek vermektedir. İstikrarsızlık içinde olan Balkanlar tüm ülkeler için sorun teşkil edecektir. Balkan ülkelerin barışına dokunulmasına izin vermememiz gerekiyor.

"SIRBİSTAN'IN OLUMSUZ YAKLAŞIMIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Kosova gibi Bosna gibi ülkelerin egemenliğine izin verilmesi gerekiyor. Biz bu konuda çok kararlı şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Ukrayna'dan gelen acı görüntüler bize demokratik ülkeler arasındaki halkların birbirine daha çok yakınlaşması gerektiğini hatırlatmaktadır. Eminim ki demokrasi tekrar zaferini bulacaktır. Halklar arasındaki eşitlik önem teşkil etmektedir. Bölgemizin ülkelerinin hepsinin NATO ve AB'ye üye olması çok önemlidir. Türkiye bu konuda bize yardımcı olmuştur. Türkiye gibi ülkelerin desteğini NATO üyeliği konusunda bekliyoruz.

Sırbistan'la olan diyalogda Kosova sürekli olumlu yaklaşmıştır. O diyalog sadece Kosova'nın tanınmasıyla devam edebilecektir. Ancak bu şekilde bölgede barış ve istikrar sağlanacaktır. Kosova hala Sırbistan'ın olumsuz yaklaşımıyla karşı karşıyadır. Sürekli istikrasızlık yaratma çabaları söz konusudur. Bunun için tüm partnerlerimizle çalışıyoruz. Özellikle en önemli müttefikimiz Türkiye Cumhuriyeti bize hiçbir zaman sırtını dönmemiştir.

Şuna inanıyorum ki aramızdaki işbirliğini daha fazla derinleştireceğiz. Bu istikrarın iyiliğine olacaktır. Kosova'da her zaman size saygı duyacak bir halk bulacaksınız. Bir an önce sizinle işbirliğine devam etmek istiyorum sayın Cumhurbaşkanı. Tekrar teşekkür ediyorum."

Daha sonra sözü alan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"KOSOVA'NIN TANINMASI İÇİN GÖRÜŞMELER YAPIYORUZ"

"Bildiğiniz gibi Kosova'nın tanınması noktasında ilk adım ABD tarafından atılmıştır. İlk tanıyan ülke ABD olmuştur ve o zamanlar ben Başbakandım. Kabine toplantısındaydım. Haberi aldık ve ikinci tanıyan ülke Türkiye olarak biz olduk. Ondan sonraki süreçte de Kosova'yı dünya genelinde tanınmasına yönelik her türlü adımları attık. Ben dünyadaki Başbakan dostlarımla, Dışişleri Bakanlarım da aynı şekilde muhataplarıyla çalışmalar yaparak Kosova'nın tanınması sürecini hızlandırdık, hala da buna devam ediyoruz. Şimdi aynı şekilde bazı ülkelerle görüşmelerimiz devam ediyor.

İkili görüşmede değerli kardeşim Osmani bazı ülkelerin adlarını bana verdi. Onlarla görüşmeler yapıp, onların da tanımasını, bu konuda Kosova'yı tanımak suretiyle, dünyada Kosova'yı tanıyan ülke sayısını hızla artmasını sağlayalım diye. NATO'nun önemli bir üyesi olarak Türkiye'nin Kosova'yı tanımakta bir yerlerden izin almamıza gerek yok. NATO'nun üyesi olarak Kosova'yı tanırız.

1959-1963 Türkiye'nin maalesef Avrupa Birliği'ne üyelik sürecindeki oyalama taktiklerinin olduğu dönemlerdir. O günden bugüne maalesef Türkiye AB'ye kabul edilmedi. Şu anda Ukrayna ile ilgili gündem oluştu. Ukrayna'yı AB'ye alma süreci. Biz kimseyi AB'ye alın, almayın böyle bir gayretin içerisine girmeyiz. Biz kendimizden sorumluyuz. Fakat şu anda Ukrayna'yı AB'ye alma gayretlerini de doğrusu takdirle karşılıyoruz. Bu güzel bir gelişme. Ama bu AB üyelerine diyorum ki, "Acaba Türkiye'yi AB'ye almakta tereddüt ediyorsunuz veya almıyorsunuz"

"TÜRKİYE'YE SALDIRI OLUNCA MI AB'YE ALACAKSINIZ"

NATO konusunda duruşumuz zaten belli. Genişlemesine engel olan bir ülke değiliz. Tam aksine NATO'da da genişlemenin faydalı olacağını hep savunduk. Bu adımları atarken dünya barışı için istiyoruz. Dünya barışına ne denli katkıda bulunabiliriz bunun için istiyoruz. AB konusunda tekrar AB üyesi ülkelere diyorum ki, şu anda Ukrayna ile ilgili gösterdiğiniz hassasiyeti lütfen Türkiye için de gösterin. Yoksa Türkiye'ye de birileri savaş açıp, saldırdığı zaman mı Türkiye'yi gündeme alacaksınız.

Şu anda AB üyesi ülkeler içerisinde savunma sanayi işbirliği yapmamız gereken ülkeler var. Bu ülkelerin birçoğu NATO üyesi. Türkiye de bir NATO üyesi. Türkiye'ye savunma sanayii işbirliğinde yaklaşmayan, uzak duran. Bunları niye vermiyorsunuz? Bu araç gereç mühimmatı vermeniz dayanışmamızın gereği. Bunlar samimi değil. NATO ve AB üyeleri sadece laf üretiyor. Zelensky konuşma yapıyor ayakta alkışlıyorlar. Güzel bir gelişme bu. Türkiye her zaman duruşunu koruyan bir ülke. Her zaman mazlumun, mağdurun yanında olan bir ülke. Çağrımız hem Rusya hem Ukrayna'ya. Bir an önce ateşler kesilsin ve gerek Rusya, gerek Ukrayna dünya barışına güzel bir katkıda bulunsun."