Korona salgını sırasında ortaya çıkan 'çip krizi'yle birlikte başlayan tedarik sorunları, sıfır araç satışını zora soktu. Bayilerde araç kalmayınca lansman kapsamında nispeten uygun fiyata aldıkları araçları birkaç ay içerisinde 30-40 bin TL gibi kârlarla satmaya başlayanlar otomobil markalarının hedefi oldu.

Bazı firmalar, al-sat yaparak birkaç araba parası kazandıkları iddia edilen bu kişilerin yer aldığı 'kara liste' oluşturmaya başladı.

Bazı kişilerin 6 ay içerisinde 3 otomobil satın aldığını tespit eden şirketler, bu kişilere araç satmamaya başladı.

Webtekno'da yeralan habere göre firmalar tarafından yapılan araştırmalar, bu kişilerin hem durumu belli etmemek hem de yasal yaptırımlardan kurtulabilmek için anne, baba, eş ya da kardeş gibi yakınlarını kullanmaya başladıklarını ortaya çıkardı. Bu da bir kara liste oluşturulmasını daha da güçleştirdi. 

Haberde firmaların buna rağmen "ellerinden geleni yapacakları" ifade edildi.  Ancak kara liste uygulamasının istenen sonucu vermesi de zor görünüyor, çünkü normal koşullarda al-sat yapmak hukuka aykırı değil. Üstelik bir otomotiv üreticisinin bir tüketiciye 'satmıyorum' deme lüksü de bulunmuyor. 

Kara listenin konu hakkında yeni düzenleme yapılmasını istemek için kullanılacağı düşünülüyor.