Yüksek Mahkeme'nin eksikliklerin tamamlanması istemiyle iade ettiği Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) kapatılması istemli iddianame, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yeniden hazırlanarak Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmişti.

Görevlendirilen raportörün ilk incelemeye ilişkin iddianamenin kabulüne yönelik olumlu yönde rapor hazırlamasının ardından heyet, bugün davaya ilişkin ilk incelemesini yaptı.

 

Karar oy birliğiyle alındı

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, oy birliği ile iddianamenin kabulüne karar verdi.

Partinin hazine yardımlarının bulunduğu banka hesabına tedbiren bloke konulması talebi ise reddedildi. 

İddianamede HDP'nin, "bölücü terör örgütü PKK'nın eylemlerinin odağı haline geldiği" gerekçesiyle kapatılması isteniyor. 451 HDP'linin de siyasetten yasaklanması talep ediliyor.

Süreç nasıl işleyecek?

Kabul edilen İddianame, ön savunma için HDP'ye gönderilecek. HDP'nin Yüksek Mahkeme’nin tanıdığı süre içinde ön savunmasını vermesi gerekiyor. Ancak parti bu sürenin uzatılması için başvuruda bulunabilecek. Ek süre talebini Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak.
Parti tarafından ön savunmanın verilmesinin ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin esas hakkındakini görüşünü sunacak.

 

HDP yetkilileri sözlü savunma yapacak

Bu görüş de HDP'ye gönderilecek. Daha sonra Anayasa Mahkemesince belirlenecek tarihlerde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin sözlü açıklama, HDP yetkilileri de sözlü savunma yapacak.

Bütün sürecin ardından davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Bu işlemler sürerken, gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı gerekse davalı HDP ek delil veya yazılı ek savunma verebilecek.

Raporun, Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılmasının ardından Başkan Zühtü Arslan toplantı için bir gün belirleyecek, üyeler belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.

15 üyenin 10'unun oyçokluğuyla karar verilebilecek

HDP hakkındaki kapatma davasını 15 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak. Anayasa'nın 69. maddesinde sayılan hallerden ötürü partinin kapatılmasına veya dava konusu fiillerin ağırlığına göre devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılmasına, toplantıya katılan üyelerin 3'te 2 oy çokluğuyla yani 15 üyenin 10'unun oyuyla karar verilebilecek.

Siyasi parti kapatma davası sonucunda verilen karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ile ilgili siyasi partiye tebliğ edilecek ve Resmi Gazete'de yayımlanacak.

Anayasa Mahkemesinin, siyasi yasak istenen partililerin beyan ve eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olduğunu belirlemesi halinde, bu kişiler kesin kararın Resmi Gazete'de gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak 5 yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamayacak.