Dünya devletleri hızla ilerleyen İklim değişikliği sebebiyle sıfır emisyona geçmeye başlıyor. Dünyada adil bir enerji geçişi, çevreyi koruma, sağlık hizmetleri, yoksulluk, insan hakları, cinsiyet ve ırk eşitliği gibi konuların çok sayıda küresel sürdürülebilirlik sorunu haline geldiği görülmekte.

Ancak hepsinde geçen bir ana tema var: eşitlik. Basitçe ifade etmek gerekirse, eşitlik küresel sürdürülebilirlik çağının birleştirici hedefidir.

Nihayetinde, küresel sürdürülebilirliğin amacı, herkesin müreffeh bir yaşam sürme fırsatına sahip olmasını sağlamaktır.

Türkiye ise iklim değişikliği konusunda çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Yakın zamanda İstanbul’da düzenlenen iklim zirvesinde ele alınan önemli konular içerisinde "İklim Değişikliği, Gıda Güvenliği ve Gıdaya Erişim" vardı. Küresel iklim değişikliğinin en yıkıcı sonuçlarından kuraklığın ekosistemi ve insan yaşamını nasıl tehdit ettiğinin tartışıldığı panelde, gıda güvenliğinin geleceği masaya yatırıldı.

Dünya, küresel bir sürdürülebilirlik yıllarına geçerken, en acil zorluklarını çözmede kim, ne, nasıl ve ne zaman başarılı olunması gerektiğini de kendi içerisinde değiştiriyor ve şirketler giderek birleştirici tema olarak hareket etmeye başlıyor.

Dünyanın en büyük kamu şirketlerinin en az beşte biri sıfır emisyon hedefleri taahhüt etmiştir ve birçoğunun odak noktası kendi emisyonlarının ötesine geçmek olmuştur.

Büyük şirketler, dünyanın net sıfır emisyon hedeflerine ulaşması için gereken teknolojiyi yenilemek, finanse etmek ve kurmak için birinci sınıf konumundadır.

Dünya, ortak amaç ve ortak kaderin cesaret verici bir işaretini sunarak, varoluşsal zorluğu ele almak için birleşme kararı aldı. Avrupa Parlamentosu (AP), 2035 yılından itibaren fosil yakıtla çalışan yeni araçların yasaklanması için sunulan plana destek çıkması da buna en büyük etken oldu. Avrupa Parlamentosu'nun Çevre Komitesi tarafından desteklenen planına göre 2035 yılında karbondioksit salınımının tamamen kesilmesi için birlik çapında yeni benzinli ve dizel araçların satışının yasaklanması öneriliyor.

Bu plan, 2050 yılında bütün sektörlerde net sıfır emisyona ulaşmak isteyen Avrupa Komisyonu tarafından geçtiğimiz yıl sunulan iklim değişikliği politikalarına ait büyük paketin hedeflerinden birisi haline gelmişti. Buna göre önümüzdeki 10-15 yıl içerisinde, yani en geç 2035 yılı itibarıyla karbondioksit emisyonuyla kirliliğe yol açan araçların AB yollarından çekilmesi hedefleniyor. Dünyada ve ülkemizde de uygulanması planlanan bu planın daha temiz bir gelecek bırakacağımızın teminatı olacatır.