Uzaya yolculuk, insanlık için kuşkusuz en zor ve belki de en heyecan verici maceralardan birisi. Uzaya gidişin hedeflendiği ilk zamanlarda, öncelik; uzaya problemsiz gitmek ve bunu diğer ülkelerden daha erken yapmaktı. O kadar çok deneme oldu ki, ilk yapay uydu Sputnik'ten bugüne ortalama 5.000 uydu uzaya fırlatıldı.
Ancak gerçekleştirilen her uzay göreviyle, daha sonra yapılacak görevleri tehlikeye attığı söylenebilir. Fırlatılan her uzay aracı ve uzayda artan çalışmalar, daha fazla kontrolsüz enkazın yörüngedeki uzay araçları için tehdit oluşturmasına neden oldu. Gezegenimizin çevresinde, ölü uydulardan hatalı somunlara ve cıvatalara kadar yüz binlerce insan yapımı nesne dünyanın etrafında büyük bir hızla dönüyor.
Uzay çöplüğü çok büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor ve bir çözüm bulunamadıkça giderek tehlikeye bürünüyor. Bilinen ve izlenen uzay çöplerinin yüzde 70'i dünya yüzeyinin yaklaşık 1.250 mil (2.000 km) üzerinde uzanan alçak dünya yörüngesindedir. Aşağıdaki resimde gösterilen enkaz alanı, gerçek verilere dayalı bir şu an ki durumu en iyi anlatan Fotoğraftır.
Gezegenimizde, iki yıldan fazla süren ve insanoğlunu olumuz etkileyen bir salgın süreci vardı. Bu dönemde uzay çalışmalarında önemli oranda azalmalar oluşmuştu. Fakat yakın zamanda yaşanan Rusya Ukrayna savaşı sebebi ile uzay çalışmaları bir kere daha tehlikeye girmiştir.
Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa tarafından uygulanan saldırılar ve bunun sonucunda ortaya çıkan yaptırımların geniş kapsamlı bir etkisi oluştu. Krizin Avrupa'nın bu Eylül için planlanan ilk Mars gezicisinin lansmanını geciktirmesi muhtemel ve NASA ile Rusya arasındaki Uluslararası Uzay İstasyonu ile ilgili iş birliği konusunda bilinmezlikler devam ediyor.
Uzay çöpleri, gezegenin etrafında saniyede 8 kilometreye (5 mil) kadar hızla hareket eder. Bir çarpmanın hızı saniyede 15 kilometreye veya bir mermiden 10 kat daha hızlı olabilir. NASA bilim adamları, mermer büyüklüğünde bir parçanın, saatte 483 kilometre (300 mil) hızla hareket eden bir bowling topu kadar kuvvetle başka bir nesneye çarpabileceğini tahmin ediliyor.
Yaşanan bir hadiseyi anlatacak olursak; ISS, gezegeni çevrelerken her 93 dakikada bir aynı noktadan geçmekte. Kasım ortasındaki o gün, gemideki herkes yaşanan bir çarpışmadan korktu. Ancak bu, uzay çöplerinin bir görevi tehdit ettiği ilk veya son sefer değildi. Patlama, NASA'nın planlanan 30 Kasım uzay yürüyüşünü iptal etmesine neden oldu. Gemide üç astronot, bulunan Çin uzay istasyonu, Rus uydusu nedeniyle rotasını değiştirmek zorunda kaldı. Patlamadan sadece üç gün önce, ISS, eski, bozuk bir uydunun bıraktığı uzay çöpleriyle çarpışmaktan kaçınmak için yörüngesini değiştirdi. Ardından 3 Aralık'ta ISS, farklı bir parçalanmış uydudan gelen parçalardan kaçınmak için rotasını tekrar değiştirdiğini görmekteyiz.
Uzay çöplüğü büyüyen bir tehdittir. Pat Seitzer, gerçekten de, bu çöp "artık uzay trafiği yönetimi üzerine çalışan insanların bir numaralı endişesi" olduğunu ifade ediyor. Ann Arbor'daki Michigan Üniversitesi'nde de astronomlar, yörünge enkazını incelemek için teleskopları ve bilgisayarları aktif şekilde kullanmaktadır.
Uzay enkazı, uyduları uzaya kaldırmak için kullanılan roket parçaları gibi büyük nesneleri içerir. Ayrıca bu roketlerden burun konileri ve yük kapakları gibi parçaları da içerir.
Bir enkaz örneği verecek olursak, 2002 yılında fırlatılan bir ESA uydusu olan Envisat, dünya'nın iklimini izleme görevinin 10. yılında öldü. Karkası muhtemelen en azından önümüzdeki 100 yıl boyunca da bir tehdit olarak kalacaktır.
Bilim adamları "Gökyüzünde, gerçekleşmeyi bekleyen büyük bir araba kazası" olarak ifade ettikleri benzeri yaşanacak olaylardan endişeleniyor.
Uzay çöpü oldukça çeşitli olabilir
1965 yılında astronot Ed White bir uzay yürüyüşü sırasında eldivenini kaybetti. Diğer astronotlar tornavidaları ve diğer aletleri kaybetti. Patlamış pil veya yakıt deposu parçaları- bazılarında hala yakıt var- yörüngede vızıldayarak ilerliyor. Soyulmuş boya lekeleri, somunlar ve cıvatalar da öyle. Hareket ettikleri hızda, hepsi tehlikeli. Bilim adamları cıvata, somun ve boya lekeleri kadar küçük enkaz parçalarını göremiyorlar. Bunun yerine, mevcut uydularda geride bıraktıkları çizikleri ve oyukları incelerler. Tucson’daki Ulusal Bilim Vakfı'nın NOIR Laboratuvarı'nda astronom. Uzay enkazının ve uyduların uzayın bilimsel çalışmasını sınırlayabileceğinden endişe duyduğunu belirtiyor.
Peki gelecekteki Uzay görevlerimizde uzay çöplerinin yok edilmesi için neler yapabiliriz?
Uzay çöplerini azaltmaya yönelik projelerin yanı sıra alınması gereken başka önlemlerinde yapılması gerekiyor. İlk olarak yeni uzay çöplerinin oluşmasına engel olunmalı. Bu kapsamda yörüngeye gönderilen uyduların, görev sürelerinin bitmesiyle birlikte atmosfere girerek yanmasını sağlayacak tasarımlar geliştirilmekte. Bunların dışında, kirlenmeyi önleme ve aktif temizleme amacıyla geliştirilen birçok proje bulunmaktadır. Aktif uzay görevlerinin sürdürülebilirliğini sağlamak açısından bu projeler hayati bir önem taşımaktadır.