Tansiyonumuzun zirve yaptığı, giderken ayaklarımızın titrediği bir deplasman oldu Denizli.

Rakipten korkudan değil elbette.

Bursaspor ya kazanmazsa neler olur? sorusu herkesin ağzındaydı.

Kimi görürsem göreyim, hep aynı muhabbet başlangıcı; “Valla bu Denizli’den de galip gelinmezse…”

Ama cümlenin sonunu net bir şekilde bilen yoktu.

Kimsenin sonunu söylemeye dili varmıyor ancak kimseninden de ağzından düşmeyen sözcüklerdi.

Denizlispor deplasmanı ayrıca Fatih Tekke ile yolların ayrılmasından sonra ilk karşılaşmamızdı.

Maçtan önce ateş hattına düştüğümüzü de unutmazsak, kazanmaktan başka çarenin olmadığı bir müsabaka haline geldi.

Düdük çaldı, oyun başladı, ilk saniyelerde Bursasporlu futbolcuların isteğini gördüm bu iş tamam dedim.

Benim için maç dakika 1’de bitti.

Bursaspor o anda kazanmıştı zaten. Boşuna oynandı 89 dakika desem yeridir.

Kazanmak isteyen takım, gözünden anlaşılır.

Ama bir detay var ki sormayın gitsin.

Bursaspor taraftarıyla gitmediğim yer kalmamıştır her halde.

Ama deplasman yasağının olduğu bir zamanda bile hiçbir müsabakada yalnız bırakamayın Bursaspor taraftarı, 6 otobüs Denizli’ye geldi.

Dikkatinizi çekmek istiyorum, Heykel’e çıktı Mahfel’de oturdular demiyorum.

500 kilometre yol geldiler, yasak olan deplasmana.

Usulsüz mü girdiler?

Hayır.

Passoligleriyle, kanuna uygun şekilde girdiler.

Ve bir an öyle bir tezahürata girdiler ki, Denizlispor taraftarı, ‘Bu ses nereden geliyor?’ sorularını yanımızda sordu.

Saha içindeki futbolcular şaşkın gözlerle Bursaspor taraftarını arıyor.

Hatta Taha Altıkardeş, bizim mikrofonlarımıza verdiği röportajda, tezahüratları duyunca Denizlispor taraftarının kendileri ile dalga geçtiğini düşündüğünü söyledi.

Gerisini siz düşünün…

Öyle bir etki yarattılar ki bugün Denizlispor Başkanını bile TFF’ye isyan ettirdiler.

Açık ve net konuşayım, ben böyle bir taraftar görmedim.

Helal olsun, ne diyeyim…

Son olarak, lafı da fazla uzatmak istemiyorum.

Emirhan Aydoğan konusuna gelmek istiyorum.

Emirhan’la acilen yolların ayrılması lazım. Hem futbolcuya hem de kulübe zarar bir durum.

Emirhan her ne kadar kötü performans gösterse de veya iç işlerinizi bilemem belki de sizi üzen bir hareket yapsa da Bursaspor’un birinci kaptanına bu muamele yapılamaz.

Yolların ayrılması en temiz çözüm gibi duruyor.

Reagy Ofosu’yu da turist gezilerini yaptıysa, helallik isteyip gönderilmeli.

Tim Matavz’a da gelecek olursak. Sahada kaldığı süre boyunca bir varlık gösteremedi. Attığı gol tamamen makyaj, ana güzellik olmayınca makyajın da bir önemi yok!