Tuzlaspor maçını hatırlamak, hatırlamak bile istemiyorum.

Resmen rezillik!

Adamlar değil 9 kişi, 7 kişi kalsa da Bursaspor’u yenerdi!

Çünkü yeşil-beyazlı formayı giyen 11 topçuyu toplasan 2-3 futbolcu çıkmazdı!

Bifouma’nın oyuna girdikten sonra farkını gördünüz değil mi?

Bu Bifouma’nın muhteşem yeteneğinden kaynaklanmıyor, sahadakilerin ne kadar düşük kalitede olduğunu gösteriyor.

Bifouma’nın ölüsü, bu ligdeki tüm takımlarda ilk 11 oynar. Gerekirse son yarım saat yürüsün, çoğundan daha iyi performans ortaya koyar.

Yusuf Türk’ü hiç beğenmedim! Baştan söyleyeyim. İnşallah kendisini düzeltir bir an önce.

Enver Cenk Şahin’in kalitesi belli. Keşke sakatlanmasaydı. Onun oyundan çıkışı da dengeleri bozdu.

Pedro da bu maçta yokları oynadı. Yeni transferler de ilaç olamadı anlayacağınız. En azından ilk etapta.

Olumsuzluk pompalamayalım diyoruz da bu ne Allah aşkına?

Kaç tane mesaj aldım… Bakın bir kaç örnek vereyim size;

“Televizyonu kırdım…”

“Çocuğum ağlıyor…”

“Elimi cama vurdum…”

“Kalbim sıkıştı…”

“Eve gidemiyorum…”

“Ben nasıl okula gideceğim Barış abi…”

Ne kadar vasıfsız insan varsa son yıllarda Bursaspor’u kendine oyuncak etti.

Olan, saf duygularla bu camiaya aşık olan insanlara oldu.

Herkes yoluna baktı, Bursaspor yolda kaldı!

Kimsenin umrunda değil.

Bu saatten sonra ne yapılabilir ki?

Sezon başındaki Bursaspor ile bugünkü Bursaspor arasında bir tek renk değişmedi.

Başkanı, yöneticisi, hocası, topçusu hepsi değişiyor her gün, her saat.

Ama nafile!

Çünkü bu sezonun temeli atılmadı, temeli!

Yazık ediliyor koskoca çınara.

Hani bir sürü başkan adayı çıkacaktı?

Facebook, Twitter, Instagram hesabı olan herkes, atkıyı taktı, “Bursaspor sahipsiz değil” dedi.

Bunları deyip de başkan adayı olmayan isimlerin tümü film yıldızı.

Ömer Furkan Banaz ismi çıktı, belediye işaret etti dendi, herkes yorganı üstüne çekti!

Ne oldu?

İstediğiniz ortam oluşmadı mı?

Alıştınız projesiz, hedefsiz, bilgisiz, cahil-cahil kulübün başına gelmeyi!!!

Oh ne ala!

"Kimse çıkmazsa ben hazırım.”

Bursaspor Kulübü sizin defalarca batırdığınız şirketlerin zararını çıkartacağınız yer değil!

Başkanlık koltuğunu da geçtim.

Artık futbolcuları da kongrede mi seçsek diye düşünüyorum!

Durum oraya gidiyor gerçekten!

Farkındaysanız, Bursaspor 2-3 maç kaybetmedi, “Aaa işler düzeliyor sanki…” dendi, hemen uçak önlerinde fotoğraflar, büyük büyük laflar, 3-5 kuruş bağış yapan isimlerin her sosyal medya platformundan yayınlanmaları, Cumhurbaşkanı gibi açıklamalar yapmalar gibi birçok görgüsüzce olaylar.

E dün bakıyorum da kimse bir şey paylaşmadı!

Diyorum ya size 2-3 maç kazanıldı mı hemen şov malzemesi yapılıyor Bursaspor!

Ben sizleri dünkü karşılaşmadan sonra da görmek isterdim pistte!

İşiniz gücünüz şov, işiniz gücünüz reklam!

Menfaat de cabası!

Bugün 1 veren yarın 3 alıyor.

Bu camia hala bu durumları nasıl anlamıyor buna da şaşıyorum.

Neyse tekrar sahaya dönelim…

Ciddi söylüyorum, bu transfer işlerini de biz kongrede halledelim.

Çıkalım her yerden ilan; “Bursaspor’a futbolcu adayı var mı?” diye.

Aday olan isimleri de kongrede oylayalım.

Çünkü senelerdir yaşanan bu transfer fiyaskolarından sonra başka çözüm yolu bulamıyorum!

Sevgili Erhan Erentürk… Artık maç kurtaran kaleciyi geçtik. Onun bir hayal olduğunu anladık. Ama Allah aşkına bari her maçta hata yapma! Bir alışkanlık haline geldi bu sende.

Ben Antalya kampında Tamer Tuna’ya, ‘Hocam, kaleci transferi düşünüyor musunuz?’ diye sordum.

Kendisi bana, ‘Bizim alttan gelen kalecilerimiz de çok iyi. Gerek yok’ dedi.

İnşallah hocam!

Ah ah… Daha söyleyecek çok şey var da kendimizi iyi frenliyoruz.

İnşallah bu bir iş kazasıdır.

Maalesef kendimizi bu sözlerle avutmaya devam ediyoruz…